MİLLİYETÇİ ŞOVENİZMİN SEFALETİ


TC'nin "Kurtuluş Savaşı" Efsanesi içinde muhalif gazeteci Ali Kemal'in, tutukluyken İzmit'te linç ettirilmesinden, övgüyle, övünçle söz etmeyen; bunu halkın "emperyalizmle işbirlikçi kişilere" karşı tepkisinin bir nişanesi olarak savunmayan Kemalist yok gibidir.

Hatta "Ali Kemal gibilerin sonu!" diyerek de Kemalistlere muhalefet edenlere tehdit olarak kullanmayı da çok severler...

İşte gel zaman git zaman bu Ali Kemal'in 2. kuşaktan torunu #BorisJohnson önce Londra Belediye Başkanı, şimdi de 77. Britanya Başbakanı oldu.

Daha önce Ali Kemal'i linç ettirmiş olmakla övünenler bu kez de İngiltere'yi "Bir Türkün torunu, bir Osmanlı torunu yönetiyor" diye neredeyse zil takıp oynayacaklar!

Ali Kemal kimdi? Niçin linç ettirildi?

Önce Abdulhamit istibdatına, sonra İttihatçıların milliyetçi politikalarına muhalif bir gazeteci- siyasetçiydi.
İttihatçıların ülkeyi felakete sürüklediğini söyledi.
Ermeni tehcirine karşı çıktı.

1918'de Mondros mütarekesi sonrasında kurulan Hürriyet ve İtilaf Partisi'nin genel sekreteri idi.
Bu sıfatıyla Damad Ferit Paşa Hükümeti'nde İçişleri Bakanı olduğunda, Ermeni Soykırımının faillerini yargı önüne çıkarılması için mücadele etti. Bu yüzden ona "ARTİN KEMAL", "İNGİLİZ KEMAL" gibi isimler takmışlardı.

İstanbul’daki yargılamalar sonucunda, soykırımın bazı failleri mahkum oldu.

Ali Kemal bir gazeteci olarak Kemalist harekete de sert eleştiriler yöneltiyordu.

İşte bu nedenle İttihadçiların ve Kemalistlerin hedefi oldu. "Hain" ilan edildi. Ona karşı büyük bir kin besliyorlardı.

1922 yılında Teşkilat-ı Mahsusa tarafından İstanbul'da kaçırılıp güya İstiklal Mahkemesi'nde yargılanmak için Ankara'ya sevk edilirken, İzmit'te Sakallı Nurettin Paşa'ya teslim edildi. Elleri kelepçeli olduğu halde, tren garında bekleyen subay ve "siviller" tarafından linç edildi. Başı taş ve çekiçlerle parçalandı, cesedi teşhir için çıplak vaziyette ayağına ip bağlanarak sokaklarda sürüklendi.

Peki Ali Kemal'in linç edilmesini örgütleyen kimdi?

Sakallı Nurettin Paşa!

Cumhuriyet'in önce İttihadçı sonra Kemalist kurucu babalarından biri.

"Zo'ları hallettik, sıra Lo'larda!.." diyen bir soykırımcı.
Koçgiri ve Pontus direnmelerini katliamlarla bastıran Merkez Ordusu komutanı bir katliamcı...
İzmir'in geri alınmasından sonra kenti başta yaktıran bir kundakçı, yağmacı...
Efes Metropoliti Hirisostomos'u da jandarmaların arasındayken, "kitle"ye bırakıp linç ettiren bir Paşa..

Yani bugünkü Türk Devleti'nin temellerindeki suç ve zalimliklerin prototipi, sembolü bir adam...

......

Bizim aksimize Britanya Başbakanı Boris Johnson'un ise ne olumlu ne olumsuz bu vakayla ilgilendiğini veya sorun yaptığını sanmıyorum...

Yorumlar