Yavuz Baydar'ın Ahval'deki bu yazısı, bugünlerde kimi kesimlerde İstanbul seçimleri bazında oldukça revaç bulan bir yorum...
Yorumcunun ana fikrine göre "Erdoğan, İstanbul seçimlerini rahatça kazanabilir..." çünkü:
HDP'ye oy veren seçmenlerin (ağırlıklı olarak Kürtlerin tabi...) güvenilmez, kaypak, her an pozisyon değiştirebilecek, demokrasi ve siyaset bilinci az; ağasının-şeyhinin sözüne göre duruş belirleyen (Öcalan'ın mektubunun etkili olacağı söylemi bunu ima ediyor...), devletin sunacağı ufak tefek şeylerle kolayca avlanabilecek bir seçmen kitlesi olması...
Yorumcunun ana fikrine göre "Erdoğan, İstanbul seçimlerini rahatça kazanabilir..." çünkü:
HDP'ye oy veren seçmenlerin (ağırlıklı olarak Kürtlerin tabi...) güvenilmez, kaypak, her an pozisyon değiştirebilecek, demokrasi ve siyaset bilinci az; ağasının-şeyhinin sözüne göre duruş belirleyen (Öcalan'ın mektubunun etkili olacağı söylemi bunu ima ediyor...), devletin sunacağı ufak tefek şeylerle kolayca avlanabilecek bir seçmen kitlesi olması...
Bütün üstü örtülü seçilmiş sözlerle gizlenerek söylenen şeyin özeti bu aslında. Kısaca Kürt seçmenlerine fazla güvenmeyin!
Diğer yanda CHP ve İyi Parti'nin seçmenleri ise maşallah kaya gibi sağlam, demokrasi bilinci ve kültürü yüksek, asla oyunlara gelmesi söz konusu dahi olmayan bir kitle oluyor. Onlardan hiç kuşku duymuyor yorumcumuz, asla pozisyon değiştirmeyeceklerini var sayıyor. Kaypak olan ve her an satışa hazır olan diğerleri! Yani Kürtler...
Diğer yanda CHP ve İyi Parti'nin seçmenleri ise maşallah kaya gibi sağlam, demokrasi bilinci ve kültürü yüksek, asla oyunlara gelmesi söz konusu dahi olmayan bir kitle oluyor. Onlardan hiç kuşku duymuyor yorumcumuz, asla pozisyon değiştirmeyeceklerini var sayıyor. Kaypak olan ve her an satışa hazır olan diğerleri! Yani Kürtler...
Buna göre İstanbul seçimleri kaybedilirse HDP'li seçmenlerin işte bu güvenilmez özelliklerinden dolayı olabilir demekte...
Biz bu seçkinci üstten bakışı ayak sesinden tanıyoruz ve tabi burada uzaktan duyulan bir ayak sesi de değil züccaciye dükkanına girmiş bir fil var maalesef.
Biz bu seçkinci üstten bakışı ayak sesinden tanıyoruz ve tabi burada uzaktan duyulan bir ayak sesi de değil züccaciye dükkanına girmiş bir fil var maalesef.
HDP'li seçmene ve özünde Kürt seçmenlere izafe edilen bu güvensizlik hangi MADDİ TEMELE dayanıyor?
2015 seçimlerinde İmralı ile çözüm masası henüz devrilmemişken, Öcalan ile devletin heyetleri arasında daha henüz düzenli görüşmeler yapılıyorken, yanı o kaypak ve güvenilmez Kürt seçmeninin AKP'den yüksek beklentileri olacağı var sayılan bir dönemde, AKP'yi değil de kendi partisini desteklemiş olan ve "seni başkan yaptırmayacağız" diye kampanya yapmış bir parti ve onun seçmenleri var ortada.
2015 seçimlerinde İmralı ile çözüm masası henüz devrilmemişken, Öcalan ile devletin heyetleri arasında daha henüz düzenli görüşmeler yapılıyorken, yanı o kaypak ve güvenilmez Kürt seçmeninin AKP'den yüksek beklentileri olacağı var sayılan bir dönemde, AKP'yi değil de kendi partisini desteklemiş olan ve "seni başkan yaptırmayacağız" diye kampanya yapmış bir parti ve onun seçmenleri var ortada.
O koşullarda bile AKP'ye eyvallah etmemiş bu kitle şimdi ne oldu ki İstanbul seçimlerinde AKP'yi destekleyecek olsun? Geçen süre içinde en büyük zulmü Kürt halkı ve HDP kadroları görmedi mi? Şimdi ortada ne var ki HDP seçmenleri AKP'yi desteklesin?
Tersine "Millet İttifakı"nın bırakınız Kürt ulusal hakları için bir şeyler söylemeyi genel geçer demokrasi için bile dişe dokunur bir vaat ve söylemi yokken HDP seçmeni neden destek veriyor. Siyasetteki iktidar blokunun çözülerek, siyaset alanının açılması için sadece. Bu oldukça yüksek bir SİYASALLAŞMAYI gerektirmiyor mu. Hangi parti, kendisini her fırsatta aşağılamayı ötekileştirmeyi marifet sayan bir blokun ne mal olduğunu bile bile sırf demokrasi için alan açılsın diye böyle disiplinli şekilde davranır?
Açıktır ki Kürt seçmenlerinin kaypak ve güvenilmez olduğunu ima eden bu yorum hiçbir nesnel temele dayanmıyor. Demokrasi mücadelesini sadece biz bilebiliriz edasındaki seçkinci beyaz Türk'ün burnu büyüklüğünü ifade ediyor...
Erdoğan yıllardır iktidarda ve o bu iktidarının devamını milliyetçi-muhafazakar, dahası şoven Türk seçmenine borçlu; Kürt toplumuna değil... Barış masası (oyalamaca bile olsa) kuruluyken oyları gerileyen AKP, yeniden savaş politikalarına dönünce oylarını % 7 oranında artırdı. Yani Türk toplumu, Kürtlere karşı savaş ve şiddet politikasını destekledi.
İktidarın oy dayanağı budur. (CHP ve +) Muhalefetin oy dayanağı da kısmen modernist, laisist ama Türk milliyetçiliği ve şövenizmde AKP'yi-MHP'yi beğenmeyip onlarla şövenizm yarıştıran bir kitle...
İktidarın oy dayanağı budur. (CHP ve +) Muhalefetin oy dayanağı da kısmen modernist, laisist ama Türk milliyetçiliği ve şövenizmde AKP'yi-MHP'yi beğenmeyip onlarla şövenizm yarıştıran bir kitle...
Kürtlerin yoğun yaşadığı, Kürt ulusal hareketinin güçlü olduğu yerlerde Erdoğan'ın esamesi okunmuyor. Seçim haritalarını açınca bunu görürsünüz kolayca.
Şimdi denecektir ki Kürt toplumundan da AKP'ye oy veren geniş bir kesim var. HDP'de de yalnız Kürtler değil, kendini Kürt olarak tanımlamayan diger etnik kültürel kimliklerden ve Türklerden oluşan önemli bir kitle var.
Doğrudur elbette...
Ama HDP'nin siyasi kadro ve seçmeni tabanındaki bu kitlenin, ezen ulus kimliğinin avantajlarını değil, Kürtlerle ve diğer tüm ulusal-kültürel kimliklerle eşit, demokratik ve özgürlükçü koşullarda birlikte yaşamayı talep ederek TÜRKLÜK SÖZLEŞMESİNİ REDDEDEN bir kitle ve kadro ittifakı olduğunu unutmayalım.
Ama HDP'nin siyasi kadro ve seçmeni tabanındaki bu kitlenin, ezen ulus kimliğinin avantajlarını değil, Kürtlerle ve diğer tüm ulusal-kültürel kimliklerle eşit, demokratik ve özgürlükçü koşullarda birlikte yaşamayı talep ederek TÜRKLÜK SÖZLEŞMESİNİ REDDEDEN bir kitle ve kadro ittifakı olduğunu unutmayalım.
Kürt seçmenlerinin CHP ve MHP'yi çoktan beridir defterden sildiğini ve nedenlerini anlatmaya gerek yok sanırım.
Kürt seçmenlerinin bir kısmının AKP'ye halen oy verişlerinin birincil nedeni bu kitlenin henüz yaranmacı sömürge psikolojisinden çıkmamış olmasıdır ve kendilerini İSLAMLIKLA-TÜRKLÜĞÜN bir bileşeni olarak görmelerine dayanıyor. Diğer bir kısmı ise AKP'nin başlangıçta deklere ettiği tezlere inanmayı yeğleyerek en azından kendilerinin KİMLİĞİNİ kabul edişi ve kurulu düzenlerini sürdürmek için bunu yeterli görüşlerinden kaynaklanıyor.
Kürt seçmenlerinin bir kısmının AKP'ye halen oy verişlerinin birincil nedeni bu kitlenin henüz yaranmacı sömürge psikolojisinden çıkmamış olmasıdır ve kendilerini İSLAMLIKLA-TÜRKLÜĞÜN bir bileşeni olarak görmelerine dayanıyor. Diğer bir kısmı ise AKP'nin başlangıçta deklere ettiği tezlere inanmayı yeğleyerek en azından kendilerinin KİMLİĞİNİ kabul edişi ve kurulu düzenlerini sürdürmek için bunu yeterli görüşlerinden kaynaklanıyor.
Dolayısıyla bu özellikleri hesaba kattığımızda bile açıktır ki Türkiye'de şu anda AKP-MHP iktidarının temsil ettiği; CHP-İyi Parti-Ergenekon vb odaklarının da yedekte beklediği Türk-İslam sentezli sömürgeci sisteminin KİTLE TABANI, Kürtler değil, ezen ulus avantajlarından asla vazgeçmek istemeyen Türk toplumudur.
Soru şudur; özünde farkları yoksa HDP ve onun seçmen kitlesi ne yapıyor? Cevabı çok basit: SİYASET!..
İLKİ; İktidarda olan ve azgın saldırılar sürdüren AKP-MHP-Ergenekon bloku ile, ondan hiç de geri kalmayacağı durmadan deklere eden muhalefet arasında KİTLENMİŞ olan siyasi dengeleri bozarak, demokrasi mücadelesi veren güçlere (ve tabi kendisine) nefes borusu açmaya çalışıyor.
İLKİ; İktidarda olan ve azgın saldırılar sürdüren AKP-MHP-Ergenekon bloku ile, ondan hiç de geri kalmayacağı durmadan deklere eden muhalefet arasında KİTLENMİŞ olan siyasi dengeleri bozarak, demokrasi mücadelesi veren güçlere (ve tabi kendisine) nefes borusu açmaya çalışıyor.
İKİNCİSİ: TC sınırları içindeki sosyolojinin bu ikili bir tahtaravalliye sıkıştırılamayacağını, Kürt özgürlük hareketi dahil olmak üzere tüm demokrasi güçlerinin bu oyuna çomak sokacak güçte olduklarını ve kendileri hesaplanmaksızın bir şeyler yapılamayacağını göstermek...
Yorumlar
Yorum Gönder