NEDEN?

Sizin de aklınıza bazı sorular takılmıyor mu?

Benim sorduğum bazı sorular var, kendi cevaplarım da var. Sorularım kesin ama cevapları tartışmalı...

Bakalım siz ne dersiniz?

Örneğin Erdoğan veya TBMM neden hemen bu akşam şöyle bir yasa çıkarmıyor:

"Kamuda çalışan bütün kadınlar, kız öğrenciler baş örtüsü takmak ve İslam'a uygun giyinmek zorundadır!"

Başörtüsü burada sadece sembolik bir örnek; Rejimin tedrici olarak İslami kurallara uydurulmasından bahsediyorum; yani medeni kanunun bütün maddelerinden tutun da şeriat mahkemeleri kurulmasına kadar dilediği birçok şeyi kanunlaştırabilir.



Hem bu meclis çoğunluğu var, hem Başkanlık sistemi buna izin veriyor. Hem de kimse de buna engel olacak güçte değil.

O ünlü "Kemalist" ordu 15 Temmuz'da kışlasına kapatıldı; senaryosu yapıldı, bir kalkışmanın nasıl bastırılacağı örnekleriyle gösterildi.

CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun ertesi gün demeç verip "Bunu mesele yapmayalım, anadoluda kadınlarımız evde annelerimiz de başörtü takmıyor mu? Başka sosyal sorunlara odaklanalım" diyeceğini rahatlıkla söyleyebilirim.

Polis, MİT, Özel Kuvvetler zaten hükümetin kontrolünde. SADAT' vb. gibi özel İslami paramiliter yapıların yanında irili ufaklı mafya gruplarını, Cihatçı çeteleri de sayalım. Bunlar her türlü "kalkışmayı" büyük bir barbarlıkla ama kolaylıkla yok edebilir.

Öyle ise altyapısını önemli ölçüde hazırladığı, kitlesel ve askeri desteği olan bu İslamileştirme'nin son "altın vuruşu"nu niye yapmıyor?

Siyasi ve ideolojik olarak zaten böyle bir hesapları olmadığı için mi?

Ben böyle düşünmüyorum. Henüz hazırlıklarının yeterli olmadığını düşünüyorlar sanıyorum. Ve belki bazı caydırıcı konumlar...

İlki kitle desteğinin Kürt meselesini şiddetle bastırma noktasında % 85 olsa bile, rejimin rengini tamamen yeşile boyamak konusunda % 55'i bulmadığını görüyor. Dolayısıyla içerdeki sivil demokrat, kitlesel tepkilerin silahla ve paramiliter gruplarla bastıracağını düşünse bile DIŞ MÜDAHALE olasılığından kaygı duyuyor olabilirler.

Türkiye'ye DIŞ MÜDAHALE önce zaten silahlı gerilla hareketine sahip olan Kürt Ulusal Muhalefetini GÜÇLENDİRİR. Kürt ulusal hareketinin dış müdahale nedeniyle güç ve ALAN kazanması, İSLAMCI'ların MİLİYETÇİLERLE ortaklığını bitirir ve bu da her şeyin tersine çevrilmesi anlamına gelir.

Erdoğancı stratejistlere göre DIŞ MÜDAHALE, ABD veya AB'den gelebilir. Onun için KORUYUCU GÜÇ olarak kaç yıldan beridir RUSYA devrededir. Ellbette Rusya'nın da bir fiyatı var ama Rusya'nın Türkiye'de NATO'cu bir rejim olacağına kendine muhtaç İslamcı bir diktatörlüğü tercih edeceğini kolaylıkla söyleyebiliriz.

Bence bunun ileri derecede istihbari, ekonomik, askeri boyutları inşa ediliyor zaten. S400'lerin konumlandırılması kritik bir dönemece sahip olabilir. Böylece Türkiye, batının DIŞ MÜDAHALE ihtimaline karşı CAYDIRICI bir hava kalkanı edinmiş olacaktır.

Gerilla hareketinin kıpırdayamayacak kadar hem Türkiye sınırları içinde baskılanması, hem de Irak ve Suriye'de kendini savunmaya zorlanması da bu stratejinin bir parçasıdır diye düşünüyorum.

Gerçekten bir DIŞ MÜDAHALE olup olmayacağı da sadece bir ihtimaldir. Onlarla bir biçimde pazarlık ve uzlaşma opsiyonları her zaman açıktır. Türkiye'nin koz olarak pazarlayabileceği bir yığın ekonomik, siyasal ilişkisi vardır ve sonuçta herkes KENDİ ÇIKARINA bakar.

Sorunun başına dönersek, "Neden hızlıca bu adımları atmıyor" sorusunun cevabı kendilerine aşırı güvendikleri, karşı çıkabilecek kesimleri ehlileştirmeye ve kendi noksanlarını tamamlamaya odaklandıklarını, sadece uygun ZAMANLAMAYI kolladıklarını düşünüyorum.

Ve tabi "modern-laikçi" ama aynı zamanda "Anti-Kürt" çevrelerin bütün afra tafrasına zaman Kürt ulusal hareketinin sahip olduğu kitlesel demokratik, özgürlükçü potansiyel, içerideki en önemli CAYDIRICI GÜÇ durumundadır, derim.

Yorumlar