" Şok!. Hayal kırıklığı!.. ihanet!.."

ABD'nin Suriye'den çekilme kararı ile ilgili olarak yapılan bu tür temalı yorumları hiç doğru bulmuyorum.

Kürt halkının mücadelesi ABD'yle ortaya çıkmadı, onun bir ürünü ve ya uzantısı değildir. Onunla da ortadan kalkacak değildir. Bölge halklarının haklı istem ve özlemleri de öyledir.

Bu mücadele ABD veya başka bir güçle konjonktürde çakışabilir veya çelişebilir. Her olasılığı ve olanağı hesaplamak siyasetin işidir. Çok çelişik gibi görünse de ABD müdahalesinden yalnız Kürtler değil Esad rejimi ve İran daha çok yararlanmıştır.

Çekilme işi sürpriz sayılmamalı. Trump seçim kampanyaları boyunca bunu işledi. Hatta kendi vaadine göre geç bile kaldı denebilir. Aslında Ortadoğu'dan tedrici olarak çekilme Obama'dan beri başlayan bir süreç. Irak'tan çekilme böyleydi: IŞİD'ın ortaya çıkışı durumu değiştirmişti.

Rusya ve Türkiye bu durumu iyi okuyarak hamle yaptılar, yapıyorlar.

Şimdi herkes doğal olarak kendi güç ilişkileri içinde yeni pozisyonlar alıyor, mevzilenmeler oluşuyor. Asıl olan bölge halklarının birlikte demokratik hak ve eşitlik prensibi içinde yaşama formülleridir.

IŞİD'ın yenildiği tespiti doğru değildir. IŞID kadar tehlikeli ve kan dökücü bir çok cihatçı çete ve onların kitle tabanı olabilecek bir sosyal yapı var. Bunlar kendilerini üretecek mecraları bulmakta güçlük çekmeyecektir.

Doğru olan tüm eksik aksağına ve çelişmelerine rağmen bölgedeki modern, seküler, demokratik güçlerin federatif modeller üzerinde uzlaşabilmeleridir.

Yorumlar