Türkiye düzenli olarak "İstanbul'un Fethi'ni şenliklerle kutlamakta..İşgalciliğin, yağmacılığın, tecavüzün, yayılmacılığın, sömürgeciliğin KUTSANMASI ve KUTLANMASI...
Bir de derler ki "Başkasının BİR KARIŞ TOPRAĞINDA gözümüz yoktur!" Başkasının bir karış toprağında gözünüz yoksa, Konstantinopol'ü işgal etmenin nesine bayram ediyorsunuz, nesini kutluyorsunuz?
Ecdadımızın geçmişinde asla suç yoktur derler. "Askerlerimiz gittikleri yerde kopardıkları meyvenin parasını bile ağacın dallarına asmışlardır" diye menkıbeler uydururlar. Constantinipol'de işgal edilen her ev, her mabed, her ağaç için, parçalanan her insan için nereye altın asıldığını merak ederim.
Evet... Türk-İslam yayılmacılığının meşrulaştırılmasında mutlaka bir "İSLAMİ FETVA" mevcuttur. Bizans'ın "dar-ül harp" (İslami yayılma için savaş kapısı) ilan edilmesi de böyledir. Ama Konstantinopol'un kimseye saldırdığı yoktu, ŞEHİR SADECE KENDİNİ SAVUNUYORDU...
"İstanbul'un fethi" işte bu barbarlığı, bu işgal, yayılma, ve çöreklenme siyasetinin KUTLANDIĞI gündür.
Ben de bu gün;
Kentlerini KAHRAMANCA SAVUNAN, işgal sonrası korkunç bir yıkım, talan, katliam ve tecavüze uğrayan; sahip oldukları büyük kültür ve uygarlık mirasına rağmen bugün kendilerine atalarının şehrinde AZINLIK OLARAK BİLE yaşama olanağı bırakılmayan RUM ORTODOKS ve ELEN halklarının evlatlarını selamlıyor ve bu KUTLAMAYA asla katılmadığımı ifade etmek istiyorum.
Bu KUTLAMALAR kaldırılmalıdır.
Kentin tarihsel-kültürel mirasına saldırı durdurulmalıdır; kentin yerleşik halklarının yok edilmesi durdurulmalıdır...
Fetihle, işgalle, yağmacılıkla, yayılmacılıkla, katliamlarla övünmeyen nesiller yetişmesi umuduyla...
Yorumlar
Yorum Gönder