Dostlar, arkadaşlar...Dün geceden beri Afrin kent merkezi yoğun bombardıman altında...
Yani siviller doğrudan hedef alınarak bombalanıyor... Sosyal medyada sokaklara savrulmuş Afrinlilerin cesetleri gösteren videolor dolaşıyor. Bunlar sahici görüntüler.
Bugün Türk jetleri havadan bildiri atmışlar.
Bu Cenevre protokollerine göere sivil yerleşimlere bombardıman yapabilmek için kullanılan USUL'lerden biridir.
Yani biz "SİVİL HALKI UYARDIK, GELİN BİZE TESLİM OLUN" dedik. "Çıkışlar için açık kapı bıraktık. Artık günah bizden gitti, demek ki kentte kalanlar artık ya TERÖRİSTTİR ya da terörist muamamelesi görecek, bunu kabul etmiş oluyorlar" anlamında bir usulü yerine getirmiş oluyorlar.
Bu demektir ki artık bombardımanlar daha da ağırlaşacak, siviller daha çok ölecek, katliam derinleşecek...
Daha iki ay önce, etrafındaki ateş çemberine inat kendi içinde İÇ BARIŞINI KORUMUŞ, ÖZ YÖNETİM ve DEMOKRASİSİNİ iştebilmiş bir halk, tüm dünyanın gözleri önünde Türk savaş uçakları, tankları topları ve Cihatçı çetelerin saldırılarına terkedilmiş bulunuyor.
Devletlerin utanç verici sessizlik ve ONAYINA karşın, toplumsal desteğin direnişçilerden yana olduğuna inanıyorum. Bunu görüyorum...
Erdoğan yönetiminde TC devleti, tüm gücüyle NEWROZ'u halkımıza kan kusturulacak bir gün haline getirme getirme, diz çöktürme gayreti içindedir.
YPG/YPJ ve müttefiki güçleri İŞGALE KARŞI kahramanca direniyorlar. Kimsenin bu direnişi küçümseme, dudak bükme lüksü yoktur.
Onlar NATO'nun 2. büyük ordusunun Savaş uçağı filolarına, tankını, topuna, yüksek ateş gücüne, her türlü lojistik desteklerine karşı; sadece kendi toplumlarından aldıkları güçle direniyorlar. Evet çoğunluğu Kürttür ama kader birliği yaptıkları aynı toprağın çocukları Araplar, Süryaniler, Ermeniler, Türkler, Çerkesler de vardır direnişin içinde: Avrupalı Amerıkalı dostları da. Sünni Müslümanlar da vardır, Aleviler de, Hristiyanlar da, Ezidiler de, Ateistlerde, Marksistler de...
Lütfen bu direnişi basit ideolojik hesaplara KURBAN ETMEYELİM...
"Şu gelmesin, bu olmasın! Onların ne işi var? Şunlar işine baksın! Yok bu ne biçim bayrak, yok bu ne biçim amblem!" Bu söylemler ancak işin aymazlığında ve gırgırında olan tiplere yakışacak söylemler olabilir.
Bu SALDIRGANLIĞA KARŞI ÇIKMAK İÇİN "Kürt-Kürdistani", "Solcu-Demokrat", "Dindar-Ateist" vb. olmak gerekmiyor. İçinde sadece birazcık da olsa İNSANİ DEĞER taşımak yeter de artar bile...
Biz bu İNSANA seslenelim... Bu İNSANIN milliyetine, ırkına, diline, inancına, cinsiyetine değil. Zaten farkımız da bu değil mi?
Hiçbir desteği, hiçbir müttefiği küçümseme, öteleme lüksümüz olmadığı gibi, bugün ses çıkarmayıp sırf propaganda malzemesi olsun diye yarın "AFRİN'i UNUTMADIK!" sloganları atmaya hazırlananları da tarihe havale ediyorum.
Ne yapılacaksa, ne katkıda bulunulabiliyorsa BUGÜN, ŞİMDİ YAPILMALI...
Yorumlar
Yorum Gönder