İç savaştan göçenlerle nüfusu bir hayli kabarmış olan bu küçük kent, Suriye içsavaşının saçtığı kan ve ateşin dışında kalmayı; DÖRT BİR YANİ KUŞATMA altında olmasına rağmen kendi yağında kavrulup ekonomik olarak AYAKTA KALMAYI; Kürt, Arap, Türkmen, Ermeni, Asuri halklardan oluşan demografik yapısıyla İÇ BARIŞINI korumayı başardı.
Halkı birbirine düşmedi, birbirinin celladı olmadı. Kasabaları, köyleri harabeye çevrilmedi. Kandan, yıkımdan uzak kalabildi.
5 yıldır BARIŞ İÇİNDE YAŞAMAYI BAŞARAN BU KENT, savaşın bitimine doğru, adeta "siz neden yıkılıp dökülmediniz!" KİNİ ile TC tarafından KANA ve ATEŞE boğulmak isteniyor.
Bu kadar açık ve net...
Burayı kazasız belasız, savaşssız nasıl yönetebiliyorlar kindarlığı, hazımsızlığı var. Zeytin beldesi Efrin güvenliği değil, onların yalan-dolan propagandalarını tehdit ediyor!
Sözde ABD'nin "sınır gücü oluşturacağız" açıklamasını "tehdit" olarak gösteriyorlar ama ABD'nin hiç ilgisi olmayan, aksine Rusya'nın bulunduğu bir alanı hedef haline getiriyorlar. Bu bile niyetin ne olduğunu belli ediyor.
Hani Kurt, kuzuyu yemek için "suyumu bulandırıyorsun!" diye bahane yaparmış ya..
Dünyanın tüm barışsever güçleri 5 yıldır kentlerine İÇ savaşı yaklaştırmayan bu beldeye Türk militarizminin SAVAŞ İHRACINA karşı çıkmalı, seslerini yükseltmeli.
Tıpkı Efrin halkının, bugün sokaklara taşan gösterileri gibi...
Yorumlar
Yorum Gönder