VAKİT YOK!


Açlık Grevi ve ölüm orucu gibi her an her dakika yeniden ve yeniden karar vermeyi gerektiren iradi eylemlere girişen insanları, emir komutayla kurbanlık koyun gibi ölüme giden, iradesiz zavallı insanlar gibi takdim eden anlayışları üzüntüyle karşılıyorum.

Öcalan'ın, PKK liderlerinin ve ya BDP yöneticilerinin açlık grevine girip girmemeleri şu an 48 gündür eylemde olan insanları haksız kılmaz, onların talep ve eylemlerini boşa çıkarmaz... O zaman bu insanların hiçbir önemi yok anlamına gelir. Lütfen bu insanların iradelerine ve taleplerine saygıyla yaklaşalım.

Ben de 12 Eylül döneminin ölüm oruçlarına katılan birisiyim. Direnişi kırmak isteyen cezaevi yönetimi, subaylar, doktorlar hep bize şunu derlerdi:

-"Siz burada ölüm mücadelesi veriyorsunuz ama liderleriniz Avrupalarda keyif yapıyorlar... Olan sizin gibi gençlere oluyor, kendinize yazık etmeyin!"

Onlar işin özüyle ve iradi yanıyla ilgileri olmadıkları için bu sözlerin etkili olacağını sanıyorlardı. Bugün de bu tip söylemlerin söyleyenlere bağlı olarak gönül kırıklığı yaratmaktan başka etkisi olmaz. Acaba bazı vicdanların kendini rahat hissetmesine faydası olur mu?

İçeride ve dışarıda, dost ve düşman bugün gözlerini Kürt halkının üzerine dikmiştir. Bugünün bir fiyasko olmasını, kimsenin bu mücadeleye, istemlere, direnişçilere sahip çıkmamasını ellerini ovuşturarak bekleyenler muhakkak ki çoktur.

Eğer bugün Kürt halkı evlatlarına yeterince sahip çıkmazsa, iktidar içerideki insanların hayatını kurtarmak için hiç bir adım atmayacak, belki de bunu Cezaevlerine zorla müdahale etmek için bir vize olarak kabul edecektir.

Yorumlar