Diyarbakır ya da Sodom'un 5 No'lu Zindandaki Bin Günü


 BENDEN YENİ BİR KİTAP...

(Taner Bayrak'a çok teşekkür)
"Diyarbakır ya da Sodom'un 5 No'lu Zindandaki Bin Günü" isimli kitabım Dipnot yayınları tarafından yayınlandı.
Öncelikle bunun bir ANI kitabı olmadığını belirteyim...
Diyarbakır 5 No'lu zindanındaki işkence ve direnme biçimleri üzerine: Sade'in "Sefahat Okulu", Dante'nin "İlahi Komedya"sındaki cehennem yolculuğu ve İtalyan yönetmen Pasolini'nin "Salo ya da Sodom'un 100 Günü" filmlerindeki kıyaslamalarla yürüyen daha çok FELSEFİK bir deneme...
Bu çalışmayı yıllar önce bir makale olarak hazırlamıştım. Şurasını da çalışayım, burasını daha derinleştireyim derken uzamıştı. Fikrini almak için kendisine gönderdiğim sevgili Taner (Bayrak) olmasaydı, bunu bir kitap haline getirip yayınlama düşüncem yoktu. Makale için oldukça uzun, kitap için ise kısa bir formatı vardı. Konu üzerine birçok şey yazılmıştı. Sonunda bunun bir kitap haline getirilerek yayınlanması konusunda beni ikna etti.
Sevgili eşim ve yoldaşım Nunik ve kadim yoldaşlardan Hüseyin Yeşildağ da eleştiri ve önerileriyle çok katkıda bulundular. Hepsine çok teşekkür ederim.
Ve tabi yine değerli arkadaşım Abdurrahim ÖZMEN'in çok titiz, özenli editörlüğü ve harika biçimde özetlediği ön sözü için kendisine minnettarım.
Kitap'ta Diyarbakır zindanındaki akıl almaz işkence biçimlerini sıcağı sıcağına resimlemiş olan Zülfikar TAK'ın çizimlerini de kulandım. Emekleri ve izni için şükranlarımı sunuyorum.
Kitabın basımındaki destekleri için değerli Şeyhmus Diken'e, Dipnot Yayınları Emirali Türkmen ve emeği geçen diğer tüm dostlara da çok teşekkür ediyorum.
Kitabın işkencecilerin zihinsel dünyası ile direnmenin dinamikleri, cezalandırma, cezaevleri siyaseti üzerinde daha derinlikli bir tartışma yaratmasını umuyorum. Gelecek eleştiri ve yorumları merakla bekliyorum.
15 Nisan'dan itibaren dağıtımda. İnternet üzerinden de sipariş edilebiliyor.

Yorumlar

  1. Merhaba, Sodom un 5 No'lu Zindandaki Bin Günü Filmini çok zor da olsa izledim, ardından kitabınızı okudum, faşizmin insanlar üzerinde uyguladığı işkencelerin sınırı olmadığını biliyordum ama bu kadarını hafızam almakta zorlandı, aradan geçen bunca zamandan sonra harcadığınız emeğin , ölenleri onurlandırmak, yaşayanları uyarmak adına çok önemli olduğunu belirtmek istedim.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder