ULUSAL BİRLİK...

 Bu kavram daha çok "muhalefeti kontrol altına almak ve siyasi tekel inşa etmek" için kullanılıyor. Bu nedenle oldukça ihtiyatlı bakarım...


Kürt ulusal demokratik hareketi açısından ise bölünmüş parçalar arasındaki dayanışmayı, ortak hedefler ve kurumlar oluşturarak mücadeleyi güçlendirme bağlamında dile getiriliyor.

Yine de yoğurdu üfleyerek yemek için bazı prensipler sayayım:

Kürdistan'da Ulusal birlik kurumları oluşturmanın yolu sadece kriz anlarında acil çağrılar yapmak değil; birbiriyle sorunları olan partilerin-grupların arabulucular aracılığı veya doğrudan görüşmelerle çözüm bulmak için diyaloğa girmeleriyle açılır. Öbürü tribünlere oynamaktır ki, yararı yok.

Siyasal birliğin temeli her grubun/partinin öncelikle kendi muhalifini kabullenmesi, barışmasıyla oluşabilir. Ulusal birlik, siyasi tekel inşa etmek için değil; demokratik siyasi rekabetin kurallarını oluşturup rekabetten başkalarının değil, toplumun faydalanması için bir yol.

Bütün siyasi sistemlerde İKTİDAR vardır; MUHALEFET sadece demokrasilerde olur. Demokrasi iddiasındaki herkes-her kurum muhalefetle ilişkisiyle imtihan olur.

Özcesi; kendine muhalefet edilmesini kabul etmeyen, farklı grup-yapı veya partilerlerle aralarındaki sorunları diyaloğla çözmeye yanaşmayan parti veya grupların ULUSAL BİRLİK çağrıları ancak iki şeye hizmet eder:

- Tribünlere, "görüyorsunuz ben birlikten yanayım ama diğerleri değil" diyebilme olanağı vermek...

- Rakip parti ve hareketlere karşı kendi arkasında kimlerin saf tutacağını göstermek...

- "Ana akım" bir siyasi tekel oluşturup diğerlerini marjinalleştirmeye çalışmak...

Bütün bunların Kürdistan'ın şu anda yaşadığı ağır sorunların çözümüne ne katkısı olur?

Şu anda, kendi aralarındaki sorunları çözmek için kim diğerine el uzatıyorsa, adım atıyorsa pozitif anlamda "ulusal birliği / dayanışmayı" isteyen odur; sadece çağrı yapmak gösteriştir.

İlla hemen çözüm gelmeyebilir; diyaloğa girişmek, güven geliştirici adımlarda ısrar etmek son derece önemlidir. Olabilecek şeylere adım atmayanların, olması daha zor şeylere uzanmasının samimi olmadığını belirtmek için Kürtçede güzel bir söz vardır.

"Kevirê mezin, bela serê nexistîye..."

("Büyük taş, başa bela getirmez." Eğer kavgada birisi fırlatmak için kaldıramayacağı kadar büyük taşa yöneliyorsa, bunun anlamı taş atma ve başına bela -sorumluluk- alma niyetinde olmadığıdır.)

Yorumlar