32 YIL ÖNCEKİ SAVUNMA; LOZAN VE 1982 ANAYASASI

Fotoğraf açıklaması yok.Fotoğraf açıklaması yok.
Diyarbekir Sıkıyönetim Rizgari-Ala Rizgari Davası'ndaki Siyasi Savunma (1984) iki kez yayınladığı için biliniyor. Fakat benim 12 Eylül'deki savunmalarım sadece bu değildi. 1982 Yılında İstanbul Sıkıyönetim Mahkemelerinde de savunmalarım vardı. Ne yazık ki bu dosyalara ulaşıp, belgelerin kopisini çıkarma olanağımız olmadığı için bu savunmaların varlığı sadece "sözlü" bilgillere dayanıyordu.

Geçenlerde Av.Şerafettin Kaya agabey, evrakları arasında benim 1982 savunmasıyla ilgili bir "BASIN BİLDİRİSİ" bulup göndemişti. Bildiriyi o zamanlar dava avukatı olan değerli Av. Ali BUCAK hazırlamış.



Böylece bu savunma hakkında resmi bir bilgi ve belge ortaya çıkmış oldu.

Bu belgeyi arkadaşların dikkatine sunuyorum.

Bildiri savunmanın tümünü vermiyor tabi ama önemli satırbaşları hakkında bilgilendiriyor. Bu savunmanın en önemli yanlarından biri LOZAN antlaşması ve 1982 Anayasası ile ilgili. Lozan'daki genellikle "AZINLIK HAKLARI" olarak bilinen maddelerin aslında Kürtler için Kürtçe için de geçerli olduğunu savunuyor. 82 Anayasısındaki "Dil yasağı" ile ilgili maddelerinin bu sözleşmeye aykırı olduğu tartışılıyor.

Prof. Baskın ORAN, "Anadilde eğitim, Kürtçenin kullanımı" vb tartışmalarının yoğunlaştığı 2005'de ve daha sohnra sürekli olarak Lozan'ın 39/4 maddesinin Kürtlere uygulanması halinhde şimdiye kadar birçok sorunun çözülmüş olabileceğini belirtmekteydi. Bu konuda Kürt siyasetçi ve Hukukçularının neden bu maddenin Kürtler için kullanılması konusunda duyarlı olmadıkları yolunda eleştiriler yapmaktaydı. Kendisi aynı zamanda hukukçu olan Kemal BURKAY'la aralarında bir polemik de geçmişti.

Ben de o ara tartışmaya dahil olarak LOZAN'ın 39. maddesinin Kürtçe içinde kullanılabileceğine dair görüşlerimi mahkemelerde savunduğumu yazmıştım. Böylece bunun belgesi de ortaya çıkmış oldu.

Bu tartışma, Lozan 1924'ün bir bölüşüm anlaşması olarak birçok ülkeyi ulusu böldüğü, haklarını gasbettiği gerçeğini ortadan kaldırmaz. Ama bu haliyle bile Lozan'daki "Azınlık Hakları" denen şeylerın Kürtler için, Kürt dili için de kullanılabilir olması, bunun çok az tartışılması ve mücadelesinin de neden yapılmadığı üzerinde durmayı gerektirir.

Basın bildirisinin yazılı hali:

"BASINA HABER

KOMAL YAYINEVİ yönetmeni yayıncı RECEP MARASLI'nm İstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı I no'lu As.Mahkemesinde yapılan yargılanması 18.1.1983 tarihli duruşmada karara bağlandı. Ve Maraşlı; Fransız gazeteci LUCÎEN RANBOUT'nun "Le Kurdes et droit” adlı kitabınıın 1978 yılında Komal yayınları arasında "KÜRDİSTAN I9I4-I996" adı ile yayınlanmış olmasından dolayı toplam olarak 12 yıl hapis ile cezalandırıldı.
Maraşlı'nın işlediği kabul edilen suçlar kararda söyle belirtilmiştir:
-"..milli duyguları yok etme veya azaltma ve kamu haklarını ırk mülahazası ile kısmen veya tamamen kaldırmayı hedef tutan veya milli duyguları yok etmek veya zayıflatmak için propoganda yapmasından dolayı eylemine uyan TCK. nun 142/3 maddesi uyarınca..ÜÇ YIL SÜREYLE HAPSÎNE,T.C.K.nun 142/6 maddesi uyarınca..yarı nisbetinde arttırılarak DÖRT SENE ALTI AY SÜREYLE HAPSİNE, -"..Türklüğü alenen tahkir ve tezyif etmesinden dolayı eylemine uyan T.C.K.I59/I maddesi uyarınca takdiren BİR SENE SÜREYLE AĞIR HAPİS.."
Türkiye Büyük Millet Meclisini alenen tahkir ve tezyif etmesinden
dolayı..T.C.K. I59/I md. uyarınca takdiren BİR SENE SÜREYLE HAPİS..."
-"..Devletin askeri kuvvetlerini alenen tahkir ve tezyif etmesinden dolay. m C.K,nun 159/1 maddesi uyarınca takdiren BİR SENE SÜREYLE AĞIR HAPİS .."
-"..Halkı suç işlemeye tahrik eyleminden dolayı eylemine uyan T.C.K. 3II/I maddesi uyarınca... ÜÇ SENE SÜREYLE AĞIR HAPSİNE"
-"..Mustafa Kemal'in anısına alenen hakaret etmesinden dolayı eylemine uyan 58I6sayılı kanunun I/I mad. uyarınca BİR SENE SÜREYLE HAPSİNE, aynı kanunun 2/1 maddesi uyarınca...yarı nisbetinde artırılarak BİR SENE ALTI AY SÜREYLE HAPSİNE.."
tertip edilen cezalar içtima ettirilerek , NETİCETEN ALTI SENE SÜREYLE AĞIR HAPSİNE VE ON İKİ AY SÜRE İLE KAYSERİ İLİNDE İKAMET SURETIYL,
EMNİYETİ UMUMİYE NEZARETİ ALTINDA ALINMASINA,VE BEŞ SENE ON İKİ AY SURE ILE HAPSİNE...

Yukarıda belirlediğimiz cezalara çarptırılan RECEP MARAŞLl aynı iddia ile sekiz ay kadar tutuklu kalmış ve 1979'da salıverilmişti. Bir yıldan beri yeniden tutuklu bulunan yayıncı, geçtiğimiz Temmuz ayı içerisinde de İstanbul I nolu askeri mahkemesince Komal Yayınları arasında 1978 yılında Celadet Ali Bedırxan'ın "Türkiye Reisicumhuru Gazi Mustafa Kemal Paşa Hazretlerine açık mektup" kitabını yayınlamaktan ötürü DÖRT YIL hapis cezasına çarptırılmış ve bu karar Yargıtayca'da onaylanmıştı.

Yayıncı MARAŞLI As. Mahkemede Savcının iddialarını yanıtlayarak yaptığı Savunmasında "yargılanmasının düşünce özgürlüğünün var olmadığına bir kanıt olduğunu" belirterek "As.Savcı ve bilirkişi Türkiye'de Kürt halkının varlığından bahsetmenin ve bu halkın insanca yaşama ve kendi kaderini kendisinin serbestçe belirlemesini savunmanın şiddetle cezalandırılmasını istemekle ırkçı sümürgeci politikanın uygulayıcısı olduklarını göstermektedirler. "dedi. "Türkiye'de Türk halkından ayrı objektif bir gerçek olarak Kürt ulusunun da yaşadığını,ancak Kürdistan'ın dört parçaya bölünerek işgal edilmiş, Sömürgeleştirilmiş bir ülke olduğunu, Kürtlerin mazlum bir ulus olarak,insanca bir yaşam, eşit haklar için zülme ve katliamlara karşı direndiklerini, kendisinin çağdaş toplumcu, demokrat bir insan olarak Kürt ulusunun temel hak ve özgürlük istemlerini desteklemekten bir an dahi geri kalmamayı görev saydığını"belirtti.

Kitabı "Türkiye'de konu ile ilgili tarihi bilgilerin çarpıtılması, yasaklanması, bilimsel gerçeklerin karartılması,politik tartışmaların susturulması gibi zorbalıklara karşı kamu oyunu aydınlatma, tartışmaları geliştirme amacıyla yayınladığını" belirtti.

Ayrıca savunmasında "Diyarbakır Cezaevinde onlarca devrimcinin yasam koşulları nedeniyle ve idarenin yaptırımları sonucu öldürülmüş olmasını protesto ettiğini", "kendisine ve tanık olduğu yüzlerce kişiye emniyette işkence yapıldığını, ancak mahkemelerin onbinlerce kişinin tanıklığına rağmen bu suçları kovuşturmayışını kınadığını" belirtti

Maraşlı savunmasının başka bin bölümünde de; "Türkiye nın 1982 anaya-sasının düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti konulu 26. maddesinde getir-diği hükümlerle LOZAN antlaşmasını açıkça ihlal ettiğini"söyledi'.' Lozan Barış Antlaşmasının Azınlıklar konusuyla ilgili 39. maddesinde," herhangi Türkiye tebaasının gerek özel ilişkiler veya ticarette, gerek din ,matbuat veya her türlü yayın hususunda ve gerek genel ilişkilerde herhangi bir dili serbestçe kullanabilmesine karşı hiçbir kayıt vazedilmeyecektir"(fıkra 4-)- hükmüne rağmen 1982 anayasası madde 26 paragraf 3'te “düşüncelerin açıklanması ve yayılmasında kanunla yasaklanmış herhangi bir dil kullanılama” denilerek Lozan’ın açık hükmüne karşı, herhangi bir dilin kullanılmasına karşı yasak getirmenin Anayasal hale getirilmiş olduğunu" belirtti. Maraşlı yasaklanması Anayasa hükmü ile öngörülen dilin geçmişte olduğu gibi Kürtçe olacağını da savundu. Anayasanın TC nin Milli-Mîsak sınırlarını belirleyen bu antlaşmayı, bozarak hukuksal bir sorun yaratmayı, Kürt dilinin kullanılmasını yasaklamak uğruna göze aldığını belirterek artık Kürtçe siir, roman, şarkı, müzik vb. kültürel çalışmalar dahi Anayasa güvencesi ile susturulabilecek, insanlar anadillerini kullanmaktan ötürü cezalandırılabileceklerdir” dedi.

Daha sonra Maraşlı, "Türkiye'de İnsan Hakları Evrensel ilkelerinin çiğnendiğini. T.C.K. uyarınca onbinlerce insanın zor, tehdit ve baskı altında olduğunu, ancak MGK yönetimin kendisi dahi bu ceza yasasındaki en az dört maddesini ihlal attiğini, örneğin Anayasanın zor yoluyla değiştirilmesi veya yürürlükten kaldırılması, TBMM'nin veya hükümetin zor yoluyla görevinden alıkonulması veya kapatılması; diğer sosyal sınıflar üzerinde burjuva sınıfı tahakkümünü yeniden tesis etmesi; emre itaatsizlik; makam ve yetkilerin zorla gasp edilmesi; ordu içinde politika yapma, işkencecilik; ırk temelinde ve bir zümrenin diktatörlüğüne dayalı düzen kurulması vb.nin bu suçlardan birkaçı' olduğunu belirten Maraşlı" Mahkemeler bağımsız yargı organları ise, MGK emir ve direktifleri ile hareket etmiyorlarsa, bu suçlardan ötürü neden kendilerini yargılamadıklarını "da sorduğu savunmasında" yönetimin sosyal ve siyasal suçları ve niteliğini ise bu olguların dışında değerlendirdiğini" belirtti.

Maraşlı'nın yönettiği KOMAL YAYINEVİ genel olarak Kürt kültürü,Kürdistan tarihi ve siyasal sorunlar üzerine yayınladığı eserler ile halen ceza-evinde bulunan ve İsviçre Yazarlar Birliğine yazdığı bir mektuptan ötürü on yıl ağır hapis cezasına çarptırılan Araştırmacı-yazar Dr.İsmail Beşikçi’nin eserlerini yayınlamakla tanınıyor.Yayınevi 1980 yılında Sıkıyönetimce süresiz kapatılmıştı. 19.I.1983

Basın'a haber için hazırlayan
RECEP MARAŞLI Vekili
Av. A L İ BUCAK "

Fotoğraf açıklaması yok.Fotoğraf açıklaması yok.

Yorumlar